Albrecht Dürer tablo

/

Servet değerindeki tabloyu çöplükte buldu

11 yaşındaki bir çocuğun çöplükten kurtardığı bir gravürün, ünlü Alman Rönesans sanatçısı Albrecht Dürer’e ait olduğu ortaya çıktı. Bu nadir eserin değerinin 26 bin doların üzerinde olduğu belirlendi. Smithsonianmag’in haberine göre, Rare Book Auctions yöneticisi Jim Spencer, “Dürer’in eserlerinin kopyalarını sıkça gördüm, ancak orijinaline sadece müzelerde rastladım” dedi.

1471’de doğan Albrecht Dürer, London Times yazarı Emma Yeomans’a göre “tüm zamanların en yetenekli sanatçılarından biri” olarak kabul ediliyor. Leonardo da Vinci’nin çağdaşı olan Dürer, Raphael ve Titian gibi sanatçıları derinden etkilemişti. Özellikle detaylı bakır gravür çalışmaları, onun sanattaki ustalığını öne çıkarıyor.

24 yaşındaki Mat Winter, bu yılın başlarında elindeki gravürle Jim Spencer’a başvurduğunda, Spencer başta büyük bir beklentiye kapılmamıştı. Winter, gravürü yaklaşık on yıl önce bir çöplükte bulduğunu belirtmişti. Ancak Spencer, eseri incelediğinde, eserin Dürer’e ait olduğunu fark etti. Eser, Dürer’in ünlü *Knight, Death and the Devil* (1513) adlı gravürünün bir baskısıydı ve Dürer’in “Meisterstiche” olarak bilinen üç büyük gravüründen biriydi.

Winter, küçük yaşlardan beri antikalara ilgi duyduğunu ve gravürü çöplükte bulduğunda 10 yaşında olduğunu belirtti. Gravür, 13 yıl boyunca Winter’ın evinde saklı kalmıştı. Sonunda baskının değerini öğrenmek için kontrol ettirmeye karar verdi.

Spencer, baskıyı British Museum’daki uzmanlarla karşılaştırdı ve gravürün orijinalliğini kanıtlayan ince bir çizik keşfetti. Bu detay, eserin değeri açısından kritik bir unsur oldu. Spencer, “Bu, şimdiye kadar katalogladığım en önemli baskı” dedi. Gravürün montajlanmış olması değerini biraz düşürebilse de harika bir netlik ve kontrast sunuyordu. Montajlanmamış olsaydı, eserin değerinin 260.000 doların üzerinde olabileceği belirtildi.

Spencer, bu gravürün Dürer’in sanatsal ustalığının mükemmel bir örneği olduğunu vurguladı ve Dürer’in bakır gravürlerinin insanüstü bir beceriyle yapıldığını belirtti.