Sivas’ta Mengücekliler tarafından inşa ettirilen ve “Anadolu’nun El-Hamrası” olarak adlandırılan 800 yıllık tarihi Divriği Ulu Cami ve Darüşşifası, benzersiz mimari üslubu ve eşsiz bezemeleriyle dikkat çekmeye devam ediyor. Son dönemde yapılan bilimsel araştırmalar, bu eşsiz yapının daha önce bilinmeyen birçok özelliğini ortaya çıkarıyor.
Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Mimarlık, Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi Grafik Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Ahmet Taşkıran’ın araştırmaları, Divriği Ulu Cami ve Darüşşifası’nın coğrafi konumunun astronomiyle ilişkili olduğunu gösteriyor. Taşkıran, insanlık tarihi boyunca gök cisimlerine duyulan ilgi ve hayranlığın, dünya üzerindeki birçok önemli yapının inşasına ilham verdiğini belirtiyor. Astronominin medeniyetler tarihinde önemli bir rol oynadığını vurgulayan Taşkıran, birçok medeniyetin kültürel, dini ve mimari yapılarında astronominin etkilerinin görüldüğünü ifade ediyor.
Mısır Piramitlerinden Angkor Wat’a, Stonehenge’den Chichen Itza’ya kadar dünyanın dört bir yanındaki birçok önemli yapının astronomi ile ilişkili olduğunu belirten Taşkıran, Divriği Ulu Cami ve Darüşşifası ile Divriği’deki Nureddin Salih, Emir Kamereddin ve Sitte Melik Türbeleri arasında da astronomiyle ilgili bir bağ olduğunu kaydediyor.
Bu yeni bulgular, Divriği Ulu Cami ve Darüşşifası’nın sadece mimari açıdan değil, aynı zamanda astronomi ile olan ilişkisi bakımından da ne kadar önemli bir eser olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor.