Akın Yücel Klinik

/

Ofisleri Sıcaklaştıracak, Evleri Modernleştirecek Öneriler

İster ofis ister konut olsun insanın mekanla paylaşımının estetik ve psikolojik temelleri vardır. Dikkat edilirse, sevdiğimiz ve benimsediğimiz mekanları tanımlamak için “ev gibi” ifadesini kullanırız. Sıcaklık, konfor ve aidiyet duygusu yaratan mekanlar, insanlarda daha çok iletişime geçme, o mekanda daha çok vakit geçirmek isteği doğurur. İşyerlerinde de bu algıyı verebilmek oldukça revaçta. 

MİNE SAYIN
Mimar

Ofislerde geçirilen süre ve aranan konforu göz önüne alarak bir süredir ofisleri de ev gibi planlayıp, ev gibi tasarlıyoruz. Tabii ki yapılan tasarımın işlev ve kullanımını da gözetmek şart. 

Akın Yücel’in Maçka Caddesi üzerindeki yeni kliniğini tasarlarken insanların evlerinde gibi hissedeceği sıcaklıkta bir mekan tasarlamaya gayret ettik. Bu örnekten yola çıkarak, sıcak bir ofis/ev ortamı oluşturmak üzere önerilerimizi paylaşmak istedik…

Ahşabın mekana katkısı büyük
Doğaya ait olduğumuza göre mekanda doğadan parçalar görmek esas, ahşap bence bunun en başında geliyor. 
Ham yada işlenmiş ahşabın mekana katkısı büyük. Mümkünse her malzemenin, ama özellikle ahşabın doğalını kullanmak esas olmalı.

Çiçek böcek de olsun
Bitki, çiçek yine aynı şekilde, hele ki günümüzde yeşil, bu kadar mekanlara kimlik verecek duruma gelmişken… Özellikle belirli bir boyda tutabileceğiniz ve çeşitleyebileceğiniz geniş yapraklı bitkiler, orkideler mekanınıza tazelik ve yaşam katacaktır. 

Işık çok önemli
Işık her objeyi ifade eden ana unsur olması kadar, çekici bir mekan için de olmazsa olmazların başında geliyor. Sıcak bir dekorasyon için, gün ışığı maksimumda kullanılmalı, mekana dahil olmasına izin verilmeli, Aydınlatmada da aynı prensipten hareketle, olabildiğince sıcak ışık kullanılmalı. Işık kaynaklarının eklenmesi azaltılması ile ve şiddetinin düşürülüp artırılabilmesi sayesinde konfor düzeyi sağlanabilmeli. Soğuk ve beyaz ışıktan buna teknik ihtiyaç duyan mekanlar dışında uzak durulmasını öneririm.

Yumuşak yumuşak…
Mekanı sıcaklaştıran öğelerin başında tekstil malzemeler geliyor, insana temas eden yüzeylerde doğal içerikli tekstil kullanmak görsel duyu dışında konfora da katkı sağlayacaktır. 
Dokunduğumuzda yumuşak etki bırakan ya da sentetik olmayan kumaşlar özellikle de mat kadifeler ve ketenler. Pofuduk yastıklar da sıcak bir etkinin olmazsa olmazlarından.

Renk kullanmadan önce…
Renk kullanmak tabii ki bir mekanı tamamen rengin tanımladığı duyguya giydirmek anlamına geliyor. Ben daha isimsiz pastel renklerle çarpıcı renklerin kısmi olarak kullanılmasından yanayım. Bunlar gri ve bej gibi toprak tonları olabilir. Bu tarz bir kombinasyon dinginlik, dinginliğin içinde seçilen renk enerji verecektir. Daha belirgin bir rengin tüm alanda kullanımı için ise rengin tonu ve koyuluğu önemlidir. Neredeyse her rengin, duvara taşındığında doğru olan bir tonu bulunabilir.
Rengi seçmeden önce ortam içerisinde kullanılacak mobilya ve objelerin renkleri ile uyumu değerlendirilmeli, şayet büyük objelerle uyum sergilemiyorsa aksesuarların renkleriyle dengelenmeye çalışılmalıdır.
İster derinlik kazandırmak ister mekanı boyamak için olsun her rengin etkisini ve çağrışımını gözardı etmemek gerekir, işte bunlardan birkaçı.

Yeşil doğadır.
Buna bağlı olarak yaşamı, gençliği, yenilenmeyi simgeler. Yeşil, gözler için en rahat renktir ve görme gücünü artırır. 
Sakinleştiricidir ve sinir sistemi üzerinde olumlu bir etki yapar. Sağlık ile ilgili mekanlarda hastaların rahatlamasını sağladığı için kullanılır. 

Siyah: İç mekana zarif ve sofistike bir hava katar, fon olarak kullanıldığında bazı şeyleri ortaya çıkarır.

Beyaz: Saflığı, sakinliği, temizliği simgeler. Beyaz, ışığı yansıtır ve ortamı serin tutar. Genel olarak serin ve canlandıran bir his verir.Sağlık mekanlarında bu sebeple tercih edilir.

Mor: Asaletin rengidir. Lüks ve zarafeti simgeler. Aynı zamanda romantizmin, duygusallığın rengidir. Dekorasyonda gösterişli bir hava vermek için idealdir. Morun açık tonları olan lavanta, leylak gibi renkler ilham verici etkileri için çalışma odalarında tercih edilebilir. 
Beyinsel faaliyetleri ve sanatsal düşünceyi artıran mor, özellikle sanatçıların çalışma ortamları için uygun olabilir. 

Kahverengi: Toprağın ve ahşabın rengidir. Sağlam ve güvenilir bir his verir. Doğal, rahat ve açık bir atmosfer yaratmayı sağlar. Durağanlık, güçlülük, olgunluk ve güvenilirlik mesajı verir. 

Pembe: Romantik ve narin bir renktir. Aynı zamanda yatıştırıcı ve rahatlatıcı bir etkisi vardır. Araştırmalar gösteriyor ki, pembe enerjiyi çeken bir renk olması nedeniyle insanları sakinleştirmektedir. Sevimlilik ve tazelik kazandırır.genelde tatlılarla ilişkilendirilmesi bundandır.

Turuncu: Dışa dönük, heyecan ve mutluluk verici, dinamik, dikkat çekici, çarpıcı ve iç açıcı bir renktir. Kırmızıdan sonraki en sıcak renk olan turuncu gösterişin ve şatafatın rengidir. Turuncu renk metabolizmayı hızlandırır. Canlılık, cesaret ve güven verir. Zihni harekete geçirir. Kullanıldığı ortamlara neşe ve canlılık verir. Bundan dolayı, çocuk odalarında, mutfakta ve yemek odasında kullanılabilir. Çalışma odası ve dinlenme mekânları için çok uygun değildir. 

Mavi: Mavi ve açık mavi boyanmış ortamlar, verimliliği ve performansı artırır. İş ve meditasyon atmosferi yaratır, yine açık tonları mekanı olduğundan ferah ve büyük gösterir. İştah kapattığı söylenir, belki diyet yapanlar için uygun olabilir.

Gri: Siyah ve beyaz renklerin değişik oranlarda karıştırılması elde edilen bir renk olan gri, gözün en rahat algıladığı renklerden biridir. Alçak gönüllülüğü ifade eden, uzlaştırıcı ve denge unsuru olan bir renktir. Ciddiyet ve hareketsiziliği çağrıştırır. Diplomatik ve ağır ortamlarda denge unsuru ve uzlaştırıcı olarak kullanılabilir.

Sarı: Gözü en çok yoran renktir. Bu renk aynı zamanda metabolizmayı hızlandırır. Uyarıcı bir renktir. Beyninizi ve gözlerinizi yorar. Açık bir sarı bazla duvarlarda gün ışığı etkisi yaratabilir. Az miktarda objelerde kullanıldığında parlak ve iyimser bir hava vermeye yarar.

Kırmızı: Uyarıcı ve yankılayıcı, iştah açan, dikkat çeken bir renktir. Kırmızı renkteki kelimeler ve objeler insanların dikkatini hemen çeker. Dekorasyon ve tasarım yaparken kırmızıyı tercih edersek bu objeler hemen fark edilecektir. Kırmızı, hakimiyet kuran bir renktir, insanların zamanı unutmasına yol açar. İşte bu yüzden barlarda ve gece klüplerinde kırmızı renge ağırlık verilir. Renk ne seçilirse seçilsin kullanılacağı ortamın ışığı ile mutlaka bir numune ile denenmeli, gün ışığında ve karanlık saatlerde denetlenip mekanın tamamına öyle uygulanmalıdır. 


Mimar gözüyle

Ahengi ne yaratır? 
Mimaride ahengi ritim dediğimiz tekrarlar, simetri ve oran yaratır. Ana objeleri bağlayan ve ahenk yaratan çoğunlukla renk form malzeme ilişkileri ve aksesuarlardır (uyum teşkil eden biblo, resim, halı, minder gibi).

Cesur olun.  
Klişeleri bırakıp fark yaratmayı tavsiye edebilirim, mekan kişisel olmalı belirli bir seçim sistemi ve özgünlük taşımalı. 
Mobilyalar ve üsluplar artık birbiriyle beraber sıklıkla kullanılabiliyor. Örneğin modern bir kanepenin yanına klasik koltuklarla ve aksesuarlarla bir oturma alanı yaratabilirsiniz, veya klasik bir masa etrafına modern çizgide sandalyeler olabilir. İşin sırrı detaylarının eşlik etmesi için renkleri kumaş türlerini bağlamak ve bol çerçeve aksesuar ve yastıklarla bu farkı birbirinin içerisine yedirebilmek.

Uğrayın: 
Addres Istanbul… Pek çok marka ve ürünü bir arada görebilmek mümkün. Gerçekten her ziyaretim ilham verici oluyor.  Diseno, Nordist ilk duraklarım… Ayrıca Yargıcı home, Bakara, Vent du Sud, Rooms gibi markalar şehirde aksesuar aydınlatma adına sık ziyaret ettiklerimden.

Okuyun: 
Maison Frances, Home Art yerli içerikleri ile dekorasyon konusunda ipucu verebilir. Elle décor, Architectural digest, Wallpaper ve Form benim diğer merakla takip ettiklerimden.