/

Margaret Ann Bulkley’in sırrı

Tarihte ilk kadın doktor, erkek kılığında çalışmak zorunda kalmıştı. Tarihin ilk kadın doktoru Margaret Ann Bulkley’in ölümünün ardından 100 yıl sonra ortaya çıkan ve kitaplara hatta sinemaya konu olan hikayesi..

ARDA SELVER

Yıl 1789. Margaret Ann Bulkley İrlandalı yoksul bir ailenin kızı olarak dünyaya gelir. Tıpla yakından ilgilenen Margaret’i o yıllarda kadınların akademik eğitim alamaması durduramaz; akla gelmeyecek bir planla tıp eğitimine dahil olacaktır. 
Margaret 18 yaşında ünlü bir ressam olan amcası vefat edince onun kimliğiyle hayat bulur, artık James Barry olarak anılacak, bu sırrı tam 56 sene gizleyecektir. 

MARGARET NASIL JAMES OLDU? 
Edinburgh Tıp Fakültesi’ni kısacık saçlar ve erkek kıyafetleriyle tamamlar. Daha da ilginci orduya yazılarak askeri doktor olur. Dr. James Barry’nin sırrına ortak olan tek kişi, yaklaşık 50 yıl boyunca yardımcılığını yapan Danzer’dir. Danzer, her sabah getirdiği havluları Bulkley’nin kıvrımlı hatları belli olmasın diye doktorun vücuduna sarar, geniş görünmesi için de omuzlarına yerleştirirdi. 

TARİHTE BİLİNEN İLK BAŞARILI SEZARYEN AMELİYATI YAPTI
1815’de cerrahi asistanlığa terfi eden Dr. James Barry askeri eğitiminin ardından 1816’da Güney Afrika’ya, Cape Town’daki ordu hastanesine gönderildi. Görevlendirildiği süre boyunca hastanedeki ölüm oranlarında kayda değer düşüş gözlendi. Dr. James Barry burada bilinen ilk başarılı sezaryen operasyonu gerçekleştirdi. Barry, 1827’de ordu cerrahlığına terfi oldu. Mauritius, Jamaica, Saint Helena, Leeward Adaları, Windward Adaları, Korfu Adası, Malta Adası’nda görev yaptı. Kırım savaşı esnasında Florence Nightingale ile tanıştı. Nightingale onun ardından ‘‘tanıdığım en sert insan, bir kadından çok daha fazlası’’ diyecekti. 

Tarihin ilk kadın doktorunun kimliği ölümünün ardından da saklanmış, gerçek 100 yıl sonra ortaya çıkmıştı.

KADIN OLDUĞU ÖLÜMÜNDEN SONRA ANLAŞILDI
1859’da ordudan emekli olan Dr. James Barry 1865’de Londra’da dizanteriden hayatını kaybetti. Üzerindeki kıyafetlerle çabucak gömülmek arzusu yerine getirilmedi ve kadın olduğu anlaşıldı hatta vücudunda doğum yaptığına dair izler bulundu. İngiliz ordusu uzun süre bu durumu sakladı, gerçek ancak 100 yıl sonra ortaya çıktı. Hikayenin biyografileri yazıldı, kitaplara hatta sinemaya konu oldu. Bulkley’in hayatı kadınların aklına koydukları her işi her koşulda yapabileceğinin çarpıcı örneği olarak anılmaya devam ediyor.  

Yorumunuz

Your email address will not be published.