/

Estetik cerrahinin tarihi

İLLÜSTRASYON: SERHAT GÜRPINAR

Plastik cerrahi modernitenin bir buluşu değil. İnsan için uygarlığın başlangıcından beri, dış görünüş çok önemli oldu. Günümüzde güzellik arzusu genç kalma arzusu ile birlikte yürüyor. Bu yolda en önemli duraklardan birinin, Estetik Cerrahi’nin gelişimine göz atacağız.

ÇEVİRİ: İNANÇ KAYA 
Kaynak: https://www.mooci.at/blog/die-geschichte-der-plastischen-chirurgie/

Eskiden Hindistan’da suçluların, zina yapanların ve savaş esirlerinin burnunu kesip çıkarmak gelenekti.
Görünüşü yeniden kurma arzusu ile ilk plastik cerrahi işlemlerinin Hindistan’daki rinoplasti tedavileri olduğu düşünülüyor. Bu amaçla, burun deri fleplerle, örneğin alın veya yanaktan alınan deri ile yeniden yapılandırıldı. İnanması zor, çünkü o zamanlar ne anestezi ne de steril ortamlar vardı.

Prosedürler çok ağrılı ve enfeksiyon riski oldukça yüksekti.
Hindistan’da kozmetik cerrahi ile ilgili en önemli yazılı kaynaklar Sushruta’ya aittir.

PLASTİK CERRAHİNİN KURUCULARI: İTALYANLAR
Sushruta’nın yazılarının çevirileri sonunda, İtalyan doktor “Branca”nın “Hint metodu”nu incelediği ve geliştirdiği, sırf
bunun için Hindistan’a seyahat ettiğini biliyoruz. İtalyanlar, ilk kez burun plağını kullanırken üst koldan doku aldılar. Özellikle sifiliz hastaları ve savaş gazileri bundan faydalandılar, ancak, bu teknoloji o zamanlar halkın geneline ulaşamadı.

Plastik cerrahi tarihinde, tekniklerin geliştirilmesi, daha sonra durma noktasına geldi. Özellikle Tanrı tarafından insanın tasarlandığını düşünen Katolik Kilisesi’nin müdahalesiyle bu bilim dalı askıya alındı.

ESTETİK AMELİYATLAR KEPÇE KULAK ESTETİĞİ İLE BAŞLADI
Almanya’dan Dr. Dieffenbach, 19. yüzyılın ortalarında anestezi ve antiseptikleri başarıyla tanıttı, cerrahi prosedürler daha güvenli ve daha kolay oldu. Etken maddeler eter ve kokain ilk kez kullanıldı. Modern tıbbın temeli atıldı, çünkü yeni bulgular artık daha ağrılı tedavileri de mümkün kılıyordu.
Sonunda 1896’da Berlin’de, ünlü ortopedist Julius Wolff’un asistanı Joseph’i endişeli bir anne ziyaret etti. Oğlu, büyük, çıkıntılı kulaklardan mustaripti, acaba düzletilemez miydi? Böyle bir işlem, o döneme kadar hiç yapılmamıştı ve düşünülemez kabul edilirdi. Yine de, Jacques Joseph deneysel prosedürü gizlice yürütmeye karar verdi. Sonuç: Anne ve oğul için son derece tatmin ediciydi.

Bu olay, Almanya’da estetik tıp için bir kilometre taşı oldu. Bu bilgi yayıldı ve özellikle Rinoplasti’de (burun estetiği) daha fazla başarı kaydedildi. 1904’te doktorlar, burun delikleri boyunca müdahale edilmesine izin veren özel geliştirilmiş aletler ile çalıştılar.

Modern estetik cerrahinin kurulmasında zihinsel sağlık, mutluluk arayışı ve hastanın kendi kaderini tayin hakkı,
her zaman ön planda olmuştur.

1. DÜNYA SAVAŞI SONRASI REKONSTRÜKTİF (ONARIM) CERRAHİ AMELİYATLARI PLASTİK CERRAHİDE DEVRİM YARATTI
19. yüzyılın başlarında, hızlı gelişmelerin arkasındaki itici güç şüphesiz Birinci Dünya Savaşı idi. Askerlerin korkunç yaraları, rekonstrüktif cerrahi alanında yeni standartlar belirledi. Daha önce hiçbir zaman doktorlar baş ve kollarda bu kadar ağır ve sayıca fazla yaralanma ile karşılaşmamıştı. Dr. Harold Gillies, yüz cerrahisi alanında yenilikçi prosedürler geliştirdi ve ekibi ile birlikte 11.000’den fazla ameliyat gerçekleştirdi. Dr. Harold Gillies’in bu çığır açan gelişmeleri olmadan, plastik cerrahi bugün bu kadar ileri seviyede olmayabilirdi. Bu yüzden Gillies “Plastik Cerrahi’nin Babası” olarak bilinir.

20. YÜZYILDA PLASTİK CERRAHİ
Burun, el, yüz yaralanmaları ve onarımı dışında estetik/plastik cerrahinin günümüzde en çok yapılan estetik cerrahi işlemi olan meme büyütme için de çözüm arayışları vardı.
1950’lere kadar, doktorlar meme büyütme için farklı seçenekler denedi. Örneğin balmumu bir implant olarak kabul edildi, ancak başarı göstermedi.
1960’larda, ilk büyük atılım iki Teksaslı cerrahtan geldi: Silikon implantı geliştirdiler. Oldukça şans eseri ortaya çıkan bu fikir, bu iki doktorun kan torbasına bakıp, kadın memesine benzetmesi fikrinden doğdu. İmplant teknolojisi sürekli kendini yeniledi, şu an 6. Nesil silikon implantlar kullanılıyor ve ilk versiyonlarına göre çok daha güvenli ve uzun ömürlü oldukları kabul ediliyor.
1980 yılı ise diğer bir estetik cerrahi ameliyatı Liposuction’ın güvenli prosedürlere girmesi yılıydı.
Yirminci yüzyılın ortalarında, özellikle Hollywood yıldızları arasında estetik değişiklikler giderek daha popüler hale geldi. Müdahaleler toplumsal olarak kabul edilebilir bulunmaya başladı. Marlene Dietrich, Marilyn Monroe, Rita Hayworth ve daha pek çoğu, estetik cerrahi işlemleri yaptırdı; kitle iletişim araçları da tabuları yıkmaya katkıda bulundu. Son yıllarda plastik & estetik cerrahi büyük ilerleme kaydetti. Modern teknolojiler sayesinde, plastik cerrahlar sürekli değişiklikleri, gelişmeleri öğreniyor ve keşfediyorlar.

İlk burun ameliyatlarında burun, alın, yanaktan alınan deri parçaları (flepler) ile onarılır ve biçimlendirilirdi.

Estetik ameliyat tarihinin en büyük kilometre taşları 

M.Ö 600 Hindistan’da, burun operasyonu üzerine ilk inceleme yazısı yazıldı.

1597: İtalyan Tagliacozzi ilk flap-plastiği işlemi (deri yamasını)  gerçekleştirdi.

1850: Anestezik ve antiseptikler geliştirildi.

1896: Jacques Joseph, kepçe kulak görüntüsü için ilk estetik cerrahi işlemi yaptı. 

1904: Yara izi olmadan burunlarda estetik işlem yapıldı. 

1914: I. Dünya Savaşı askerlerinin yıkıcı yaraları, plastik cerrahide çığır açan gelişmeler yaşanmasına vesile oldu. 

1962:  İlk silikon meme protezi ameliyatı yapıldı.

1980: İlk liposuction ameliyatı gerçekleştirildi.  


Yorumunuz

Your email address will not be published.